Kategoriler
Makaleler

Kanser Tedavisi ve Ozon

Aldığımız nefesteki oksijen kan ile vücudumuzun tüm hücrelerine dağıtılır. Ancak bazı insanlarda hücrelere giden oksijen çeşitli nedenlerden dolayı az olabilir. Örneğin uzun süre hava kirliliğine maruz kalma, sigara kullanımı, hareketsiz yaşam ve yetersiz egzersiz, stres, uygunsuz gıdalar, akciğer ve kalp damar hastalıkları, gibi.

Oksijensiz hücrelerin yaşayamayacağı gibi, oksijensiz kalan hücrelerin kansere sebebiyet verdiği konusunda da çalışmalar yapılmış ve yapılmaktadır. Hatta, iki Nobel ödüllü Dr. Otto Warburg kendisine Nobel ödülü getiren çalışmasında kanserin temel nedeni olarak oksijen yetersizliğini gösteriyor.

Ozon bir kanser ilacı değildir. Ama düzensiz hücre çoğalmasını engellediğini gösteren klinik araştırmalar vardır. Ozon anti-tümör etkilere sahiptir. Doku oksijenlenmesini artırıcı; bağışıklık sistemini güçlendirici etkileri ile de vücudun kanserle savaşımında önemli bir destek oluşturur.  Ayrıca beyinde endorfin salınımına yol açarak AĞRI KESİCİ etki gösterir.

Ozonun anti-tümör etkilerinden bahsetmeden önce tümör hücreleri ile ilgili birkaç gerçeğe değinmek gerekir:

• Tümör hücresi anaerobiktir yani yaşamak için oksijene bağımlı değildir.
• Dahası, tümör hücresi oksijenli ortamda varlığını sürdüremez, çok geçmeden ölür.
• Vücutta tümör oluşturan genler (onkojenler); stres, toksinler, ve radyasyonun yanısıra oksijensiz ortamlarda da uyarılarak kanseri başlatabilir.
• Oksijen eksikliği kanserin yayılmasını da kolaylaştırır.

Ozonun kanser tedavisindeki olumlu etkisi neye dayanır?

1. Kemoterapi ve radyoterapinin vücudu güçten düşürücü yan etkilerini büyük ölçüde azaltır.
2. Ozon bir tamamlayıcı tedavi olarak kemoterapi ve radyoterapinin tümör üzerindeki öldürücü etkilerini artırır ve kanseri yenmede başarı şansını artırır.

Ozon Terapinin Kanserde Klinik Etkileri

Ozon doğrudan tümör hücrelerini öldürücü etkisinin (oksidasyon-yakıcı etkisi) yanısıra bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun direncini artırır, kanserle mücadelesinde ayrıca destek olur.

Ozon, doku oksijenlenmesini artırarak tümör hücrelerinin yüksek konsantrasyonda oksijene maruz kalmasına yol açar.

Tümör hücresi ozonun okside edici etkilerine karşı sağlıklı vücut hücreleri gibi tepki veremez, okside olarak ölür.

Ozon vücutta anti-tümör yanıt oluşturan Tümör Nekroz Faktörünün (TNF-alfa) salınımı artırır.

Bağışıklık sisteminin saldırıya geçtiği normal hücrelerin (virüsle enfekte olmuş hücre veya transplante edilmiş hücre) aksine, kanser hücresi çok daha fazla sayıda TNF reseptörü içerir. Öyle ki TNF–alfa molekülleri kanser hücresinin yüzeyini tamamen kaplayarak hücrenin ölümüne yol açabilir.

TNF-alfanın kanser hücresi üzerine etkileri
“Radyoterapi sırasında yüksek enerji taşıyan ışınlar tümör hücrelerinde tahribat oluştururlar. Bu hücreler hasarın bir kısmını tamir edebilirler ama oksijen bu tahrip görmüş alanlara ulaşmadıysa.. Bu alanlara bir kez oksijen ulaştıktan sonra tümör kendini onaramaz. Tümörlerde oksijen düzeyleri genellikle gayet düşüktür ve tedavi sonucu da bu yüzden sıklıkla kötüdür. Bu durumda alternatif bir tedavi daha çok işe yarayacaktır.”  Dr Martin Christlieb—Gray Cancer Institute, Department of Radiation Oncology and Biology, University of Oxford.Bursa Seo, Bursa Sosyal Medya, Oriflame, Bursa Lazer Epilasyon

“Kanser Tedavisi ve Ozon” için 5 yanıt

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir